Dindeki Yeri Nedir?
kadını fizik ve ruh sağlığı bakımından korumak gayesiyle, evli eşlerin cinsel hayatına da bazı sınırlamalar getirilmiştir. Kadının aybaşı ve lohusalık günlerinde, hacda ihramlı olduğu sürece, dolaylı boşama yöntemleri olan zıhar veya îla durumunda bunlara ait keffaret cezası yerine getirilinceye kadar, kocası ile cinsel ilişkide bulunması caiz değildir. Böyle durumlarda kadın eşini reddetmelidir. Ayrıca hastalık, zayıflık ve güçsüzlük gibi bir sebeple cinsel ilişkiye dayanamayan ve bu yüzden istemeyen kadın da cinsel ilişkiden sakınabilir. Hatta böyle bir durumda kadınla cinsel ilişkiye girmek ona zarar vereceğinden erkek sorumlu olur. (Ibn Âbidîn, el-Ukûdü’d-Dürriyye I/26.) Kadının sağlık, biyoloyik, psikolojik gibi nedenlerden dolayı eşiyle cinsel ilişkiden sakınma hakkı vardır. Bu konularda eşler arasında anlaşmazlık çıkarsa, dindar ve uzaman bir doktorun vereceği karara göre haraket etmeleri gerekir. Erkeğin eli vb. şeylerle kendini tatmin etmesi caiz olmadığı gibi, kadının da bu yolla tatmin araması câiz değildir. Ancak koca, karısının eli ile ya da vücudunun diğer yerleri ile tatmin olabileceği gibi, karısını da bu yolla tatmin edebilir. (Serahsî, Mebsût X/159.) Bu açıdan herhangi bir nedenle eşiyle ilişkiye girmeyen erkek, eşinin yardımıyla cinsel ilişkiye girmeden tatmin olabilir. Kadın sebepsiz olarak kocasının isteğini reddetmesi ise caiz değildir. Peygamber (asm) de bu konuda şöyle buyurmaktadır:…. Yüce Allah evli eşlerin karı koca hayatını meşru kılmıştır. İslamî edep sınırları içinde kalan eşlerin, kendi arasındaki cinsel yaşamının ayıplanma ve kınanma yönünün bulunmadığı da belirtilmiştir. (bk. Mü’minûn, 23/6) Fakat özellikle bayanın ruhani ve bişyolojik sağlığı konusunda bazı sınırlandırılmalar getirilmiştir. Kadının regli zamanlarında, anne olduktan sonra lohusa döneminde, hacda ihramlı olduğu vakitte, zıhar ya da ilâ durumlarında kocası ile cinsel ilişkide olması caiz değildir. Bu durumların olması halinde kadın, eşini reddetmelidir. Ayrıca hastalık, zayıflık ve güçsüzlük gibi bir nedenle cinsel ilişkiye dayanamayan ve bu nedenle istemeyen kadın da cinsel ilişkiden sakınabilir. Hatta böyle bir durumda kadınla cinsel ilişkiye girmek ona zarar vereceğinden erkek sorumlu olur. (Ibn Âbidîn, el-Ukûdü’d-Dürriyye I/26.) Kadının normal aktivitesini daha sağlıklı bir biçimde idam ettirebilmesi için, bazı dönemlerde kocasını reddedebilme durumu mümkündür. Erkeğin eli vb. şeylerle kendisini tatmin etmesi caiz olmadığı gibi, bayanın da bu yöntem ile tatmin araması câiz değildir. Ancak koca, karısının eliyle veya vücudunun diğer yerleri ile tatmin olabileceği gibi, karısını da bu yöntem ile tatmin edebilir. (Serahsî, Mebsût X/159.) Bu taraftan bakıldığında da ilişkiye girmeden, kadın erkeğinin tatminliğini sağlayabilir. Kadının herhangi bir neden olmadan kocasının isteğini kabul etmemesi ise caiz değildir. “Erkek karısını yatağa çağırır, kadında gelmeye yanaşmaz, erkek öfkelenmiş olarak sabahlarsa, melekler sabaha kadar o kadına lanet ederler.”(bk. Buharî, Nikâh 85; Müslim, Nikâh 120-122)
POPÜLER FOTO GALERİLER
SON DAKİKA HABERLERİ